STK'lar Online Eğitimi Tam Kavrıyor mu?

STK'lar Online Eğitimi Tam Kavrıyor mu?

Bernard Shaw’un “Bütün Büyük Gerçeklikler İlk Başta Saçmalık Gibi Görünür.” sözü içinde bulunduğumuz geçiş döneminin eğitimle ilgili kısmını en güzel anlatan sözlerden biri.

Yirminci Yüzyılda eğitim adına en devrimci buluşlardan birisi “Uzaktan Eğitim”di. Uzaktan eğitimle insanlar TV’den dersler alabildiler, eğitimlerini tamamlayıp fırsat eşitliğine erişebildiler. 

Yirmibirinci Yüzyılda ise insanlar internetin gelişmesi ile uzaktan eğitimleri daha da fazla kullanmaya başladı. İnternet, Jeremy Rifkin’in “Nesnelerin İnterneti ve İşbirliği Çağı” kitabında belirttiği gibi, sıfıra yakın marjinal maliyetle bilgiyi herkes için erişilebilir kılıyordu. İnternetin bloglar aracılığıyla bilgiyi yayıcı ve demokratikleştirici rolüne herkes inanmıştı. 

Sonrasında hızla yazılı iletişim önemini kaybetmeye, bunun yerine görsel iletişim zemin kazanmaya başladı. Öncesinde güzel tasarımlar, sonrasında ise videolar giderek hayatımızın merkezinde yer almaya başladı.

Pandeminin gelişiyle birlikte eğitim ve toplantılar birden Zoom’a kaymaya başladı. Eskiden yalnızca uluslararası toplantılarda kullanmaya başladığımız Zoom birden hayatımızın merkezindeydi artık.

Şimdi ise hepimiz Zoom Fatigue - Zoom Yorgunluğundan bahsediyoruz. 

Zoom Yorgunluğundan STK’ların Çıkarması Gereken Dersler Ne?

Zoom’daki eğitimler emek yoğun. Birçok kişiyi koordine etmeyi gerektiriyor. İnsanların ilgisi Zoom’da istemsizce dağılabiliyor. Toplantıya giren çıkan kişiler, internetin kalitesinin azalması nedeniyle ses ve görüntüdeki kopukluklar ilgi dağınıklığına neden olan bazı hususlar.

Zoom’da üretilen video kayıtlarının herhangi bir video değeri yok. Bunların saklanması ve yeniden izlenmesi imkanı oldukça kısıtlı.

Zoom Yorgunluğu Varsa STK’lar Online Eğitimleri Bırakmalı mı?

Kesinlikle hayır. Aksine STK’lar uzaktan eğitimi giderek daha fazla iş süreçlerine entegre etmeli. Online eğitimlerin STK’lar bünyesinde nasıl kullanılabileceğine ilişkin bazı örnekler verelim.

Sivil toplumun en zor alanlarından birisi Gönüllü Yönetimidir. Her yüz gönüllü başvurusundan yalnızca yüzde 5’i gönüllü olur. Buna “Gönüllü Hunisi” denir. İşte örneğin Gönüllü Oryantasyon Eğitimleri videolandırılmalı, bir öğrenme yönetim sistemine aktarılmalı, gönüllü başvurusunda bulunan kişilerin STK’ya iş yükü en aza indirilecek şekilde bu videoları izlemeleri sağlanmalı, kişilerin nerede izleyip bıraktığı, sınavlar, vb. bu sistem üzerinden yapılmalı, son aşamada ise sistemden eğitimini tamamlayanlar online eşzamanlı veya yüzyüze eğitimlere alınmalı. En son olarak da dijital sertifikaları dahi sistemden otomatik gitmeli.

STK’lar uzmanlıkları doğrultusunda çokça eğitim ve farkındalık çalışmaları yapıyor. Burada ters yüz öğrenme - flipped learning dediğimiz eğitim yaklaşımı gibi yaklaşımlar kullanılmalı. Örneğin üç video öncesinde yapılandırılmış ve kaydedilmiş şekilde öğrenme yönetim sistemine yüklenmeli, dördüncü video online veya yüzyüze olmalı ve bu üç videodaki hususları tartışma ve uygulama ortamında pekiştirmeli.

Online Eğitimlerin Maliyet Etkinliği Nasıl?

Online eğitimler birçok açıdan STK’lar için ulaşım  ve konaklama gibi maliyetleri azaltsa da emek ve zaman açısından maliyetli. Bizim amacımız STK’ların emek ve zaman maliyetini azaltmak, verimliliklerini ise artırmak olmalı. Online eğitimde aşağıdaki görüleceği üzere, eşzamanlılık arttıkça maliyet artıyor. En ideal online eğitim ise, hibrid - karışık modeller.

Eşzamanlı (Senkron) Eğitimler: Canlı yayın eğitimleridir. Önceden hazırlanmış herhangi bir video prodüksiyon bulunmamaktadır. En emek yoğun ve maliyeti yüksek türdür.

Eşzamanlı (senkron) ve Eşzamansız (Asenkron) Eğitimler: Eğitimin ortalama %15'inin canlı yayın, %85'inin ise önceden video kurgusu yapılmış şekilde cansız yayınla yapıldığı eğitim programı türüdür. Bu tarz programlarda eğitmen, ilk ve son derse veya program başında belirlenen takvim doğrultusunda hangi derslere girecekse ona karar vermekte ve duyurmaktadır. Öğrenme için en ideal türlerden biridir. Canlı eğitimlere katılım ortalama yüzde 12-15 olsa da, öğrenme yönetim sistemlerinde kaydedilen canlı eğitim otomatik olarak modüle aktarılabilmekte 

Eşzamansız (Asenkron) Eğitimler: Tamamen önceden kurgulanmış  ve çekimi yapılmış videoların olduğu eğitim türüdür. En maliyet etkin model olmasına rağmen eğitmenle hiç temasın olmaması gibi nedenlerle öğrenme etkinliği konusunda verimlilik düşmektedir.

Peki STK’lar Uzmanlıklarını Eğitime Dönüştürüp Satabilir mi?

STK’ların alanlarına ilişkin uzmanlıklarını bağışa dönüştürmek mümkün. Birçok STK’nın eğitimlerini Öğrenme Yönetim Sistemine yüklemesi ve bu sayede şirketlerle işbirliği yapabilmesi ve bağış geliştirebilmesi olası. Son üç ayda 300’e yakın STK profesyoneli ile yaptığımız görüşmede, pandemiden sonra STK’ların en önemli kaynak geliştirme yöntemlerinden birisinin online eğitim satışı olduğu, Zoom’daki senkronizasyon yükünün ise STK’ları yorduğu belirtildi. Zoom yorgunluğunun arttığı bu dönemde yapılandırılmış videolardan oluşan eğitim programlarına daha fazla ihtiyaç var. STK’lar uzmanlıklarını bağışa dönüştürürken iktisadi işletme, fatura, vb. detaylarla da uğraşmasın, bunları Sosyal Garaj üstlensin istiyoruz.

Öğrenme Yönetim Sistemlerini Yaptırmak STK’lar İçin Ne Kadar Maliyet Etkin?

Öğrenme Yönetim Sistemleri pahalı yazılımlar. Bazı açık kaynak kodlu yazılımlar uygun maliyetli kurulsa bile STK’lar için iş yükü getirecek yazılımlar. Birçok STK, Avrupa Birliği fonlarıyla veya özkaynaklarıyla çok yüksek bütçelere çok maliyet etkin olmasa da bu yapıları kuruyor. Bir yazılımı yalnızca kurmak yetmez. Yazılım yaşayan bir canlı gibidir. Her yıl ilk yıl bütçesinin yüzde 15’i kadar ortalama bütçe ve teknik servis desteği ister. Videolarınızı yüklediğiniz serverlardan başlayıp videolarınızı çekeceğiniz programlara kadar internette maalesef her şey dolar bazlı yüksek maliyetli yapılar. 

Sosyal Garaj olarak işte bu noktada STK’ların Öğrenme Yönetim Sistemleri bağlamında çözüm ortağı olmayı, STK’lar için tasarlanan sistemimizde güncellemeler oldukça STK’ların hizmetine sunmayı istiyoruz. Ayrıca, geliştirdiğimiz içerikleri de STK’larla paylaşmayı istiyoruz. Geliştirdiğimiz içeriklerin bir kısmı STK’ların kurumsal kapasitesini artırmaya yönelik iken bazıları ise yararlanıcıların faydalanabileceği içerikler olsun istiyoruz. Mültecilerle çalışma için Farsça ve Arapça gibi içeriklerin yanı sıra, STK çalışan ve gönüllülerinin yararlanabileceği alandaki önde gelen yapılarla işbirlikleri geliştirmek ve bunları da STK’lara aylık abonelik fiyatlarıyla sunmak istiyoruz.

Önümüzdeki dönemde ayrıca “dijitalde öğrenme tasarımı ve oyunlaştırma uzmanı” ve “video tasarlama ve dijital pazarlama uzmanı” istihdam edip STK’ların eğitimlerini hem içerik ve konumlandırma açısından ileri bir noktaya taşımak istiyoruz.

Tüm bunları sosyal ve etik dokusu yüksek bir işletme çerçevesinde, paydaşlarıyla güvene dayalı ilişkiler kuran bir yapıda gerçekleştireceğimize söz veriyoruz.

Gelin yanımızda olun, doğmakta olan bu şafağı birlikte biçimlendirelim.

Bu yazı, Sosyal Garaj Dönüşüm Öncüsü Abdullah OSKAY tarafından yazılmıştır.

Yorumlar

Bu makaleye henüz yorum yapılmamıştır.

Yorum Ekle

Sosyal Garaj Dünya'nın Tüm Seslerine ve Renklerine Açıktır

Tüm Soru Görüş ve Önerileriniz İçin Bize Ulaşabilirsiniz.
Bize Ulaşın